Ülkemizin en büyük evcil hayvan mağazası olan tcremix.org sitemizde kedi veya köpek besleyenler için hayatlarını kolaylaştıracak çok sayıda ürün bulunuyor. Bunların en başında mamalar geliyor eğer köpek besliyorsanız köpek maması başta olmak üzere yavru köpek maması, yaşlı köpek maması, light köpek maması, tahılsız köpek maması, konserve köpek yaş mama ürünlerini bulabileceğiniz gibi köpek sağlık ürünleri, köpek ödülleri, köpek bakım ürünleri, köpek aksesuarları, köpek mama su kapları, köpek oyuncakları, köpek eğitim ürünleri, köpek tasmaları gibi işlerinizi kolaylaştıracak çok sayıda ürünü bulabilirsiniz. Kedi besleyen arkadaşlar başta kedi maması ana kategorimiz olmak üzere konserve kedi yaş maması, yavru kedi konserve maması, yavru kedi maması, kısırlaştırılmış kedi maması, yaşlı kedi maması, yetişkin kedi maması, light diyet kedi maması kategorilerimizi ziyaret ederek kedinizin temel beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilirisiniz. Diğer yandan ihtiyaç duyabileceğiniz diğer ürünleri kedi ödülleri, kedi tuvaletleri, kedi oyuncakları, kedi vitaminleri, kedi kumu, kedi aksesuarları, kedi bakım ürünleri, kedi mama su kapları ana kategorilerimizden bulabilirsiniz. Ayrıntılı armaa için alt kategorilerimize de göz atmanızda fayda var. Türkiye 'nin en büyük online pet shop mağazası tcremix.org sitemize hepiniz davetlisiniz.

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler bonus veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler

Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Alaiddin Sever
Köşe Yazarı
Alaiddin Sever
 

DİYANET Mİ?TARİKAT VE CEMAETLER Mİ?

Türk Milleti dinini kimden öğrenecektir?Yüzyıllar önce devlet ve milli eğitim gibi kavram ve kurumlar olmadığı için tarikat adlı oluşumlar insanlara dini öğretmek için kendileri-ni görevli saymış ve bildiklerini oraya gelenlere aktarma çabası göstermişlerdir.Önceleri oldukça faydalı olan bu oluşumlar daha sonra amacından uzaklaşmış,askerlikten kaçma,vergi ödememe vesaire gibi menfaat temin etme aracı gibi amaçlar için kullanılmış ve denetim de olmadığı için hurafelerle esas amacından uzaklaştırılmıştır.                   Cumhuriyetin kuruluşundan sonra Atatürk İslamın hurafelerden temizlenip doğru şekilde öğretilmesi için diya-net teşkilatını kurmuş,Yüce Allah’ın gönderdiği kitabı Kuran’ı Türkçeye tercüme ettirerek dinin kaynağından en doğru biçimde öğretilmesini sağlamıştır.Daha sonra kurulan ilahiyat fakülteleri ile bilimsel olarak din eğitimi sağlanmış ve dinin gerçek anlamda öğrenilmesi mümkün olmuştur.Böy-lece 70 li yıllardan itibaren Diyanet İşleri Başkanlığına İlahiyat fakültelerinden yetişmiş çok değerli ilahiyat profö-sörler getirilmiştir.1976 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı görevine atanan Profösör Dr. Süleyman Ateş çok değerli bir Kuran tercümesi yaptığı gibi, diğer yüzlerce eserleri ve konferansları ile türk milletinin dinini en doğru biçimde öğrenmesine hizmet etmiştir ve pekçok hurafe ve  yanlışlardan kurtulmamızı sağlamıştır.Yine,Hasan Onat,Yaşar Nuri Öztürk,Mehmet Görmez,Mustafa Öztürk,Mehmet Okuyan,Bayraktar Bayraklı,Caner Taslaman gibi en başta akla gelen ilahiyat profösörleri,yani eski dildeki islam alimleri günümüzde hiçbir tartışmaya yer bırakmayacak şekilde dinimizi öğretmişlerdir.Bu arada Acıbadem Üniversitesinden genç Doçent Dr.Emre Dorman adını büyük bir saygı ve takdirle anmak isterim.Emre Dorman’’ İslam ne değildir’’ adlı 500 sayfalık muhteşem çalışmasıyla islama maksatlı olarak sokulmuş olan tüm yanlış inançların birer hurafe olduğunu Kuran Ayetleri ile  ispatlamıştır.                       İslam dini bu kadar açık ve net biçimde Diyanet işleri ve İlahiyat fakülteleri bilim insanları tarafından okunur ve anlaşılır hale gelmişken,ne olduğu meçhul olan ve bilimsel hiçbir niteliği olmayan tarikat ve cemaatlerin yeniden hortlatılarak güya din öğretme işine soyunmaları akıl almaz bir maceradır.Son yıllarda bu tür cemaat ve tarikatların dış güçlerin istihbarat kuruluşları tarafından kontrol edildiği de fethullahçı  terör örgütünün yaptığı iğrenç ihanetle ispatlanmıştır.Devletin dini öğreten meşru Diyanet Teşkilatı ve İlahi-yat fakülteleri gibi ilmi kurumları varken,bu görevi ehil olmayanların üstlenmesi abesle iştigaldir ve bunlara göz yummak başka felaketlerin yaşanmasına neden olabilecek bir gaflet ve ihanettir. Bu nedenle din tüccarlığı yapan ve özellikle milli eğitimde ve diğer devlet kuruluşla-rında kadrolaşma peşinde olan ve emirleri fetoda olduğu kendinden menkul şeyhlerinden alan bu kişilerin türetildiği her türlü tarikat ve cemaatlerin derhal kapatılması gerekir.Zaten Yüce Allah tevhid dini olan Kitabı Kuran’da her türlü bölücü ayrımcılığı yasaklayıp kendisinin gösterdiği sıratı müstakime,yani en doğru olan yola yönelmemizi ve yalnızca kendisine kul olmamızı,yalnızca kendisinden yardım dilememizi emretmiştir.Ve ayrıca tarikata teslim olanları ‘’Allah’ı brakıp başka ilahlar mı ediniyorsunuz’’ayeti ile ikaz etmiştir.Kuran dışında din adına söylenecek her kelime şirktir.Nitekim Sevgili Peygamberimiz de ‘’Benim bütün söylediklerim Kuran’dan ibarettir’’diyerek hurafeler üretenlere yolu kapatmıştır.
Ekleme Tarihi: 19 Şubat 2022 - Cumartesi

DİYANET Mİ?TARİKAT VE CEMAETLER Mİ?

Türk Milleti dinini kimden öğrenecektir?Yüzyıllar önce devlet ve milli eğitim gibi kavram ve kurumlar olmadığı için tarikat adlı oluşumlar insanlara dini öğretmek için kendileri-ni görevli saymış ve bildiklerini oraya gelenlere aktarma çabası göstermişlerdir.Önceleri oldukça faydalı olan bu oluşumlar daha sonra amacından uzaklaşmış,askerlikten kaçma,vergi ödememe vesaire gibi menfaat temin etme aracı gibi amaçlar için kullanılmış ve denetim de olmadığı için hurafelerle esas amacından uzaklaştırılmıştır.
                  Cumhuriyetin kuruluşundan sonra Atatürk İslamın hurafelerden temizlenip doğru şekilde öğretilmesi için diya-net teşkilatını kurmuş,Yüce Allah’ın gönderdiği kitabı Kuran’ı Türkçeye tercüme ettirerek dinin kaynağından en doğru biçimde öğretilmesini sağlamıştır.Daha sonra kurulan ilahiyat fakülteleri ile bilimsel olarak din eğitimi sağlanmış ve dinin gerçek anlamda öğrenilmesi mümkün olmuştur.Böy-lece 70 li yıllardan itibaren Diyanet İşleri Başkanlığına İlahiyat fakültelerinden yetişmiş çok değerli ilahiyat profö-sörler getirilmiştir.1976 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı görevine atanan Profösör Dr. Süleyman Ateş çok değerli bir Kuran tercümesi yaptığı gibi, diğer yüzlerce eserleri ve konferansları ile türk milletinin dinini en doğru biçimde öğrenmesine hizmet etmiştir ve pekçok hurafe ve  yanlışlardan kurtulmamızı sağlamıştır.Yine,Hasan Onat,Yaşar Nuri Öztürk,Mehmet Görmez,Mustafa Öztürk,Mehmet Okuyan,Bayraktar Bayraklı,Caner Taslaman gibi en başta akla gelen ilahiyat profösörleri,yani eski dildeki islam alimleri günümüzde hiçbir tartışmaya yer bırakmayacak şekilde dinimizi öğretmişlerdir.Bu arada Acıbadem Üniversitesinden genç Doçent Dr.Emre Dorman adını büyük bir saygı ve takdirle anmak isterim.Emre Dorman’’ İslam ne değildir’’ adlı 500 sayfalık muhteşem çalışmasıyla islama maksatlı olarak sokulmuş olan tüm yanlış inançların birer hurafe olduğunu Kuran Ayetleri ile  ispatlamıştır.
                      İslam dini bu kadar açık ve net biçimde Diyanet işleri ve İlahiyat fakülteleri bilim insanları tarafından okunur ve anlaşılır hale gelmişken,ne olduğu meçhul olan ve bilimsel hiçbir niteliği olmayan tarikat ve cemaatlerin yeniden hortlatılarak güya din öğretme işine soyunmaları akıl almaz bir maceradır.Son yıllarda bu tür cemaat ve tarikatların dış güçlerin istihbarat kuruluşları tarafından kontrol edildiği de fethullahçı  terör örgütünün yaptığı iğrenç ihanetle ispatlanmıştır.Devletin dini öğreten meşru Diyanet Teşkilatı ve İlahi-yat fakülteleri gibi ilmi kurumları varken,bu görevi ehil olmayanların üstlenmesi abesle iştigaldir ve bunlara göz yummak başka felaketlerin yaşanmasına neden olabilecek bir gaflet ve ihanettir. Bu nedenle din tüccarlığı yapan ve özellikle milli eğitimde ve diğer devlet kuruluşla-rında kadrolaşma peşinde olan ve emirleri fetoda olduğu kendinden menkul şeyhlerinden alan bu kişilerin türetildiği her türlü tarikat ve cemaatlerin derhal kapatılması gerekir.Zaten Yüce Allah tevhid dini olan Kitabı Kuran’da her türlü bölücü ayrımcılığı yasaklayıp kendisinin gösterdiği sıratı müstakime,yani en doğru olan yola yönelmemizi ve yalnızca kendisine kul olmamızı,yalnızca kendisinden yardım dilememizi emretmiştir.Ve ayrıca tarikata teslim olanları ‘’Allah’ı brakıp başka ilahlar mı ediniyorsunuz’’ayeti ile ikaz etmiştir.Kuran dışında din adına söylenecek her kelime şirktir.Nitekim Sevgili Peygamberimiz de ‘’Benim bütün söylediklerim Kuran’dan ibarettir’’diyerek hurafeler üretenlere yolu kapatmıştır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve balikesirartihaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.